Pişirdiğiniz etlerin kanserojen olmaması için öneriler!
Farklı pişirme teknikleriyle pişirdiğiniz etlerin kansorejen olmaması için faydalı öneriler.
Marine edin: Etinizi pişirmeden önce marine ederseniz bu DNA bozukluğunu oluşmasını önlemiş olursunuz. Mesela tavuğu pişirmeden önce 40 dakika zeytinyağı, sirke, sarımsak, hardal ve limon suyu içerisinde marine ederseniz bu kanserojen oluşumu %90 oranında azaltmış olursunuz. Burada önlem tamamen etin yüzeyinin kurumasını önlemekten geçiyor.
Önce mikrodalga fırında pişirin: Bu yolla kimyasal değişimin %90’ını engelleyebilirsiniz. Tek yapmanız gereken eti önce mikrodalgada 1 – 2 dakika pişirip tabağa akan suyunu boşaltmak. Bu suyla beraber bozulmuş yapıdaki amino asitleri yiyeceğinizden uzaklaştırmış olursunuz.
Sulu pişirin: Sıvı içerisinde pişirilen (kaynatmak, buharda pişirmek gibi) etler bu tür yapı değişimleri oluşturmazlar. Dolayısıyla kanserojen etkileri ortadan kalkar.
Yağın içerisinde pişirmekte (kalori artışlarına dikkat etmek şartıyla) sıcaklık çok yükseklere ulaşamadığı için bu tür yapı bozulmalarına izin vermez ve HCAs oluşmaz.
Pişirirken sürekli çevirin: Yüzey ısısını düşürüp HCAs elimine etmek için etinizi pişirirken düzenli olarak çevirin. Böylece bir yüzeyde sıcaklık çok yükseltmeden diğer yüzeye geçebilirsiniz. En ideal zaman dilimi her 6 dakikada bir taraftan diğer yüzeye geçmek olacaktır. Bu süre 10 dakikaya yükseldiği zaman HCAs oluşumu %70 artış gösterir. Eğer bir taraftan diğer tarafa 1 dakikada bir geçiş oluyorsa HCAs hiç oluşmaz.
Fırında, rosto, stir-fry (Çin usulü pişirme):Izgara ve mangal en fazla HCAs üreten pişirme şekilleridir. Sonrasında tavada ızgara, ve kavurma geliyor. Bütün bunlar yerine fırında, pişirmeyi, rosto yapmayı veya Çin usulü stir-fry tercih ederek HCAs olumunu büyük oranda düşürebilirsiniz.
Tavada kalan suya dokunmayın: Eti veya tavuğu pişirdikten sonra oluşan su ve yağ karışımına ekmek banmayı aklınızdan bile geçirmeyin. En çok kanserojen madde birikimi olan bu kısım direkt çöpe atın.
- Yayınlandı Yemek
Adana Mevlüt Yemekleri
Adana Mevlüt Yemekleri
Adana Mevlüt Yemekleri – Öncelikle tüm müşterilerimize sağlık sıhhatle geçen uzun bir ömür diliyoruz, bununla birlikte hepimizin başına gelebilecek zor günleri zaman zaman yaşıyoruz. Adana Yemekçilik firması Pak Yemek olarak her zaman yanınızda olduğumuz gibi zor günlerinizde de profesyonel kalite ile hizmet sağlayarak sizlerin yanında oluyoruz. Adana’da mevlüt yemekleri denildiğinde aklınıza gelebilecek öncü firmalardan birisi olan Pak Yemek, sizin için tüm detayları düşünür, organize eder ve yemeğin sunulmasını istediğiniz yerde hazır olarak tam vaktinde bulunur.
Adana’da Mevlüt Yemek gelenekleri nasıldır?
Mevlüt Yemeği Menüleri
Adana’nın mevlüt kültüründe zorunlu olarak bulunması gereken bir yemek yoktur fakat verdiğimiz hizmetlerde genel olarak tercih edilen menüler aşağıdaki gibidir;
“Tavuk sote, pirinç pilavı , cacık, tel kadayıf tatlısı.”
veya “Dana et kavurma, pirinç pilavı, yoğurt, baklava.”
Bu menülerin dışında sizin isteğinize bağlı olarak mevlüt yemekleri ile ilgili çeşitli sunumlar yapılabilir.
Mevlüt yemek hizmeti sayesinde çatal, kaşık, bıçak ,tencere, peçete, ıslak mendil, çöp torbası vb malzemeleri tedarik etmeniz gerekmez, ekibimiz bütün bunları sunumun içerisinde sizlere sağlayacaktır.
Mevlüt Yemeklerinin Taşınması
Yemekler özel korumalı kaplarında sunulan yiyeceklerin durumuna göre sıcak ve soğuk servis edilecek şekilde muhafaza edilir. Korumalı kaplar içeriğindeki yalıtım malzemeleri sayesinde yiyecekler uzun süre sıcaklığını ve soğukluğunu koruyabilir. Aynı zamanda yemekleriniz taşınma esnasında dökülmez, zarar görmez. Hava ile kesinlikle temas etmez. Böylece hassas yemeklerin üzerinde bakteri oluşumunun önüne geçilmiş olur.
Hijyen :
Adana ve çevre illerde sıcaklığın yüksek olmasından ötürü hijyen koşullarını sağlamak oldukça zordur. Çünkü Adana’da sıcaklık özellikle yaz aylarında çok fazla yükseldiğinden içerisinde et vb. malzemeleri bulunduran yemeklerde ekstra hassas davranmak gerekiyor. PAK YEMEK olarak kapalı koruma sistemleri ve sıcaklık ayarlı taşıma kaplarımız ile bakteri oluşumunu önleyici tedbirleri alıyoruz.
Bunun yanısıra mevlüt yemekleri servisi içerisinde çatal, kaşık, bıçak, tuz, peçete, ıslak mendil vb. ek ürünler tek kullanımlıktır. Hijyenik ortamda paketlenerek hava almadan sizlere sunulur.
Adana’dan ve çevre illerden Mevlüt yemeği ile ilgili olarak hizmet almak , diğer menüler ve seçenekler hakkında bilgi almak için bize buradan ulaşabilirsiniz.
- Yayınlandı Yemek
Hindi pişirirken nelere dikkat etmeli?
Hem sağlıklı, hem lezzetli hem de diyet dostu olmasının yanı sıra hindi etinin bir özelliği daha var; sanılanın aksine hindiyi pişirmek aslında çok kolay! Yalnızca mükemmel lezzet için dikkat etmek gereken bazı noktalar var!
Büyük hindiler düşük sıcaklıkta, yavaş ve uzun sürede pişirilmelidirlerç Daha küçük olanlar (5 kilonun altındakiler) daha yüksek sıcaklıkta pişirilebilir. Küçük olanları her 500 gram için 15 dakika hesap ederek 200 derece sıcaklıkta pişirin.
Büyük hindileri sıcaklığı 180 derece fırında, her 500 gram için 15 dakika pişirmelisiniz. Hatta 170 derece 25 dakika olarak bile pişirirseniz daha iyi olur.
Derisinin yanmasını önlemek için göğüs kısmını folyoyla örtün ve pişirme süresinin bitimine 45 dakika kala folyoyu kaldırın.
Pişirme süresini, hindi, yemek saatinden 1 saat önce hazır olacak şekilde ayarlamanız iyi olur. Böylece daha fazla pişirmek gerekise ihtiyacınız olan süreye sahip olabilirsiniz.
Hindi piştiği zaman fırının kapağını açarak fırının soğumasını sağlayın ve sonra hindiyi servis tabağına alıp sıcak kalması için tekrar fırına koyun.
- Yayınlandı Yemek
Hangisini çiğ, hangisini pişirerek yiyelim?
Kimi gıdalar pişirildiğinde, örneğin domates gibi besin değeri artıyor, kiminin de besin değeri açısından çiğ yenmesi sağlıklı oluyor.
Yapraklı sebzeleri, çiğ ya da az su ile kısa sürede pişirerek yiyin. Köklü sebzeler ise iyi pişirilmeli. Örneğin brokoli ve lahana gibi sebzeler uzun süre pişirilirse tadı bozulur.
Lahanagilleri pişirmeyin! Lahana, karnabahar ve brüksel lahanası folik asit, C vitamini ve betakaroten açısından son derece zengindir. Pişirilince besin değerlerinin büyük kısmını kaybederler.
Kabak az pişmeli. Orta boy bir kabak çiğ ya da az pişmiş yenirse, yetişkin bir insanın günlük folik asit ihtiyacının yüzde 50’sini karşılar.
Genellikle çiğ yediğimiz havuç, içindeki beta karoten seviyesi arttığından pişirilerek yenmeli.
Maydanozu, biberi çiğ yiyin. Zengin birer C vitamini deposu olduklarından çiğ yemelisiniz. Eğer biber çiğken midenize dokunuyorsa buharda pişirebilirsiniz. Ancak bu yöntemle C vitamininin kaybolmasını önlersiniz.
Pancarı mutlaka pişirin. Çiğ pancarda bulunan bir madde B1 vitamini alımını önlediğinden, bu madde yüksek ısıya maruz bırakıldığında etkisini kaybediyor. Salatada bile kullanacaksanız pancarı haşlayın.
Patlıcan ve patates iyi pişmeli. İkisi de sinir sisteminin düzenli çalışmasını engelleyen bazı toksik maddeler içeriyorlar. Ancak iyi pişirildikleri zaman bu maddeler etkisiz hale geliyorlar.
Yumurta çok pişmesin. Yumurta haşlarken ne az ne de çok pişirmeli. Sarısının etrafı yeşillenmeden haşlanırsa, vitaminlerini kaybetmemiş ve zararlı bakterilerden de arınmış olur.
Kemiksiz etler yüksek ateşte ve kısa sürede pişirilmeli. Tavuk but orta ateşte, fırında tavuk göğüs eti uzun süre pişirilmeli. Balığı haşlama ve buğulama olarak veya ızgarada hazırlamanızda fayda var.
- Yayınlandı Yemek